İçgörülerimiz
Boras Global’in sunduğu en yeni fikirler, içgörüler ve bakış açılarıyla tanışın. Küresel enerji, piyasalar ve sürdürülebilir büyümeyi etkileyen trendleri ele alan güncel içerikleri inceleyin.
Hakkımızda
Boras Global, karmaşık pazarlar, regülasyonlar ve dijital dönüşüm alanlarında şirketinize rehberlik ederek ölçülebilir sonuçlar sunar.

+

Hizmet Verilen Ülkeler

+

Kıdemli Danışmanlar

+

Teslim Edilen Projeler

Ele Alınan Ana Sektörler
Kariyer
Petrol ve gazdan yenilenebilir enerjiye, kimya ve madenciliğe kadar uzanan derin uzmanlığımızla küresel ekonominin kalbinde yer alıyoruz.
Globe Hemisphere West Streamline Icon: https://streamlinehq.com
12’den fazla ülkede gerçekleştirilen projelerle uluslararası deneyim
Head Circuit Streamline Icon: https://streamlinehq.com
Deneyimli uzmanlar ve sektör liderlerinden alınan mentorluk desteği
Rocket Launch Streamline Icon: https://streamlinehq.com
Yüksek performanslı çalışanların kariyerlerini hızla geliştirmeleri için özel programlar
Handshake Streamline Icon: https://streamlinehq.com
Değerleri temel alan, etki ve kapsayıcılığa öncelik veren bir kurum kültürü.
İletişim
Stratejik ortaklık arıyor, teklif almak istiyor ya da yalnızca çalışmalarımızı daha yakından tanımak istiyorsanız, Boras Global sizinle iletişime geçmeye hazır.
Doğrudan İletişim
Enerji Dönüşümü

Kritik Mineraller: Enerji Dönüşümünün Sessiz Gücü

Fosil yakıtlardan temiz enerjiye giden yol, minerallerle döşenmiştir. Bakır, lityum, nikel ve kobalt artık niş kaynaklar değil; güneş panellerinin, rüzgâr türbinlerinin ve elektrikli araçların yapı taşlarıdır. Uluslararası Enerji Ajansı (IEA), bu minerallere olan talebin 2050’ye kadar altı kat artabileceğini ve piyasa değerinin 400 milyar doları aşabileceğini öngörüyor. Bu rakam, 2020’de çıkarılan tüm kömürün değerini bile geride bırakıyor.

Paris Anlaşması hedeflerine ulaşmak için dünyanın üç milyar tondan fazla geçiş mineraline ihtiyacı olacak. Ancak hedefler net olsa da yol oldukça karmaşık.

Kritik Minerallerin İki Ucu Keskin Kılıcı

Temiz enerji patlaması bu kaynaklar olmadan gerçekleşemez, fakat çıkarım ve işleme süreçleri ağır riskler barındırıyor:

  • Madencilik enerji yoğundur ve yüksek sera gazı emisyonları üretir.
  • Yerel çevreler biyolojik çeşitlilik kaybı, su kirliliği ve toprak kirlenmesiyle zarar görür.
  • Topluluklar çoğu zaman en yüksek bedeli öder; insan hakları ihlalleri, çocuk işçiliği ve yerli halkların haklarına yönelik tehditlerle karşı karşıya kalır.

Üstelik arz istikrarsızdır. Yükselen fiyatlar, jeopolitik gerilimler ve piyasa müdahaleleri belirsizliği artırmakta, hükümetleri hassas bölgelerde madenciliği genişletmeye zorlamaktadır. Bu dengesizlik devam ederse enerji dönüşümü daha yavaş, daha pahalı ve daha eşitsiz hale gelebilir.

Sorumlu Madencilik ve Döngüsel Kullanıma Doğru

Mesele yalnızca yeterli miktarda mineral sağlamak değil, bunu sorumlu şekilde yapmaktır. Gerçekten adil bir geçiş; sorumlu tedarik, malzeme verimliliği, geri dönüşüm ve ikameyi bir araya getirmelidir. Bu da şu anlama geliyor:

  • Daha az ham kaynak kullanan ulaşım, konut ve sanayi sistemleri tasarlamak.
  • Malzemelerin atılmak yerine yeniden kullanıldığı döngüselliğe yatırım yapmak.
  • Çıkarım uygulamalarının toplulukları ve ekosistemleri sömürmek yerine korumasını sağlamak.

Mineral Değer Zincirini Yeniden Düşünmek

Mineral yönetişimi yalnızca maden sahalarıyla sınırlı olmamalıdır. Sürdürülebilir bir gelecek inşa etmek, uluslararası işbirliği, şeffaf piyasalar ve daha adil ticaret sistemleri gerektirir. Hesap verebilirlik; çıkarımdan işlenmeye, son kullanıma kadar tüm değer zincirine entegre edilmelidir.

Burada blok zinciri ve ürün pasaportları gibi dijital araçlar oyunun kurallarını değiştirebilir. Bu sayede tüketiciler, yatırımcılar ve düzenleyiciler malzemeleri izleyebilir ve bilinçli tercihler yapabilir. Şeffaflık güven inşa eder; güven ise dirençli tedarik zincirleri yaratmanın tek yoludur.

Yeni Bir BM Girişimi

Hem aciliyeti hem de riskleri gören Birleşmiş Milletler, kritik enerji dönüşüm minerallerini sürdürülebilir kalkınma için değerlendirmeyi amaçlayan yeni bir girişim başlattı. UNEP ve diğer BM ajanslarının öncülük ettiği bu girişim, tedarik zincirlerinde güvenilirlik, dayanıklılık ve adil fayda paylaşımı sağlamayı hedefliyor.

  • 1. Aşama: COP28’de duyurulan üst düzey bir panelin rehberliğinde, 2024 sonuna kadar Kritik Mineraller için Adil Geçişlere yönelik bir BM çerçevesi geliştirmek.
  • 2. Aşama: Bu çerçeveyi, özel araçlar, hukuki destek ve kapasite geliştirme yoluyla en az gelişmiş ve denize kıyısı olmayan ülkelerde test etmek.

Mesaj net: Temiz enerji dönüşümü, fosil yakıt çağının adaletsizliklerini tekrar ederse başarılı olamaz. Kritik mineraller yalnızca yenilenebilir teknolojileri beslemekle kalmamalı; aynı zamanda daha adil ekonomiler, daha sağlıklı topluluklar ve sürdürülebilir ekosistemler yaratmalıdır.

İlgili İçerikler
İlerlemeyi mümkün kılanlar için yeniliklerin kapılarını aralıyoruz
Size nasıl yardımcı olabiliriz?
Uzmanlarımız, stratejiden uygulamaya ve büyümeye kadar her adımda yanınızda olmaya hazır